21 Kasım 2014 Cuma
Bu kadar kısa sürede beni bu kadar yorabilmiş olmana çok şaşırıyorum.
Kötü hissettiğimi, bıkkınlığımı hissediyorsun. İçten içe bunu çok iyi biliyorsun ama tek yaptığın beni gördüğünde gülümseyip her şey yolundaymış gibi davranmak ve beni de bu oyunu oynamaya zorlamak.
Ciddi anlamda kötü hissediyorum. Ve eğer sen bunu düzeltmek için çabalasaydın mutfak balkonunda üşüyerek jetgiller izleyip mutlu olmaya çalışmazdım. Yarın okula gitmeyeceğim hafta sonu desen öylesine zaten. Tüm günleri bu konular üstünde kafa patlatıp geçirecek olmam hiç hoş değil demi sence de ?
Belki de şimdi tek yapman gereken tüm o gereksiz zamanlarda elinden düşmeyen telefonunu bi kerecik benim için kullanmak ve o aptal telefonuma “Bugün kötü görünüyordun, noldu ?” diye mesaj atmak. Senin için önemsiz görünen bu şey yaklaşık bir haftamı her şeyi takmadan geçirmemi sağlayacak ama senin bundan hiç haberin olmayacak belki de.
En kötüsü bu sanırım.
Bu kadar kısa sürede dediğim sürenin neredeyse 3 yıla yakın bir süre olması ayrı bir şey. Konu sen oldu mu zaman anlamsız bir kavram. Soyut bir dünyada her şey donup kalmış gibi yaşamak sadece konu sen olduğunda güzel.
Ha birde o çok güzel mavi kazaklarını giymeye devam edersen daha çok severim seni.
Dünyan şaşar.
O yüzden beni buna zorlama.
Öperim gülüşünden.

0 yorum :

Yorum Gönder

 
; Sayfa Başına Dön