Rüyamda üç defa terk ettin dün gece beni
Kalktım bir saksıya kuş ektim
Kanatları henüz yeşerdi.
Kalktım üşenmedim bir de gittim.
Gittim ama nereye.
Her neyse.
Demokratik bi karardı bu
Ben ve ben,
Kaç ben varsa içimde
Hepsi gitmekten yanaydı.
Gökyüzü yine saçlarını toplamış
Tükürükten boğma bi tebessümle
Pencereyi de örttüm üşenmeden.
Gitmelere devam ettim,
Ettim,
Ettim.
Bir sigara geldi peşimden.
Beni yaktı, içti, ezdi yol kenarında ayaklarıyla.
Sen söylediklerime bakma;
İlaçlarımı almadım yine bu sabah.
Caddeler çok fazla
İnsanlar çok
Karıncalar
Ve ağaçlar
Çoğullar çoğunca
Bir ben
Yalnızım
Bir de Allah.
Bir sen iyi geldin yarama
Bir de kanatmak, doğasıya
Bir pervaz dirsek çürüttükçe güzelleşir sokağa
Göğe sonra.
Kuşkusuz,
Bir dirsek en güzel pencere pervazında çürür
Ve ağlamaz.
İki odalı da değil
Tek odalı,
Hatta halısız ve mobilyasız
Belki penceresi papatyalı
Yahut sardunyalı
Bir kuru ekmeğe sığdırılmış
Küçük bir yuva umdum hayattan
Bir de kızım;
Boyu saçlarım kadar.
Gülüşünden güneşler doğurup
Benden daha kutsal bir anne olan.
Ama hayat umduğundan çok unuttuğun kadar
Bir gitmektir tutturdum bu sabah
Ve dün akşam
Ve öncesinde bir bulut
Seni başka bir kadınla gördüğü için ağlıyordu.
Büyük ayıp bu.
Bir bulutu ağlatmak
Bir kadını aldatmaktan daha günahtır, bunu duy.
Kanaviçeli ellerimle yaktığım sigaranıVe okşadığım sakallarını
Unutmuşsun
Mühim değil
Ben ki kendinden bile gidebilen
Sana mı umutmuşum?
Kaydol:
Kayıt Yorumları
(
Atom
)
0 yorum :
Yorum Gönder